Dursun Ali Erzincanlı - Musab Bin Umeyr

Şarkı Musab Bin Umeyr
Sanatçı Dursun Ali Erzincanlı
Kategori İlahiler / Ezgiler
Hit 3.829
Kanal Dursun Ali Erzincanlı

Dursun Ali Erzincanlı‘nın kariyerinin ilk yıllarında okumuş olduğu ve büyük sahabelerden olan Mus’ab bin Umeyr (r.a) muazzam hayat hikayesini konu edinmiş olduğu bu şiiri sitemizden ulaşabilir, ilahinin sözlerini okuyabilir ve bu ilahiye yorum bırakabilirsiniz.

Şiiri bir yerinde Timurtaş hocanın vaazınada yer verilmiştir. Bu vaazda Mus’ab bin Umeyr ‘in(r.a) ibretlik olan hikayesi anlatılmıştır. Dursun Ali Erzincanlı bir çok sahabeyi yaptığı güzel şiirlerle tanımamıza vesile olmuştur.

 

Dursun Ali Erzincanlı – “Musab Bin Umeyr” (Sözler);

Ya Mus’ab sen çocukluğunu varlıklı bir ailenin içerisinde yaşamıştı Allah Rasulunü tanıyıncaya kadar sürmüştü debdebeli hayatın tanıyınca O’nu vazgeçmiştin her şeyden

Sana sunulan nimetlerle seni imtihan etmek istemişlerdi sen ayağındaki ayakkabıdan üstündeki elbiseden vazgeçmiştin O’nun yolunda Senin gibi yüce bir ruh için buna imtihan denilemezdi.sen zoru severdin sen okyanusları aşmaya taliptin. Derede boğulmak sana yakışmazdı. Sen irşad ve tebliğde kıyamete kadar anlatılacak dillere destan ihlas ve samimiyet numuneleri sundun bizlere.

Sen inanmaları uğruna evvela başını ortaya koydun, pahalı bir pazarlık yaptın. Bir lahza durun dinleyin sonra kesicekseniz kesin başımı dedin, kendi başını kurtardığın gibi onlarında kurtardın ebedi azaptan başını.

Yine birgün bir başınla gitmiştin Medineye 70 başla gelmiştin huzura, memnun etmiştin Alemlerin Efendisini, memnun etmiştin Rasulullahı.

Hak uğrunu baş uzatmaların hiç bitmemişti, seni en son görenler uhud’ta önce başını uzatırken sonra saklarken görmüşlerdi.

Zira kendisi gül devrini göremedi, 2 sene 3 sene irşad vazifesi yaptı, bedirde Rasulu Ekremin yanında bulundu. Uhud’tada yanında olayım Ya Rasulallah dedin. 22 yaşında vardı yoktu. Bıyıkları henüz terliyordu. Kılıkla kıyafetiyle Rasulullaha çok beziyordu. Allah Rasululünüde cübbesi çıkarıp sırtına giydiriyor şu bugün senin sırtında dursun diyordu, Oda şeref saydı o cübbeyi sırtında taşıyordu. Allah Rasulunü şehit etmeye gelen ibni kabihe Rasulallahı şehit ettim diye Mus’habı buduyordu. Seve seve kolunu veriyordu, sağ koluna inen kılıç darbesi karşısında kolu bi ağaç dalı gibi budanıp yere düşünce;
“elhamdülillah Rasulün kolu kurtuldu” diyordu, sol kolu koparken “elhamdülillah Rasulallahın kolu kurtuldu” diyordu, başını uzatırken “vur bi bu kaldı” diyor boynunada darbe inince “elhamdülilah Rasulün kolu kurtuldu” diyordu…

Kendisini bir hırkaya sarıp …Rasulallahın hırkasına sarıp uhudun sinesine gömüyorlardı…yapabileceği her şeyi yapmıştı…kafasını kullanıp irşad tebliğ vazifesini yapmıştı…gönlünü kullanmış güvercinler gibi yukarlara çıkmıştı…

Cesedini Allah Rasulunün önünde etten kemikten kalede bir rükün olarak kulanıvermişti…sonraa uhudun sinesine yıkılıp gitmişti…sırtında parçalanmış cübbe kendisine kefen olmaya yetmeyince…

“ya rasullaha ne yapalım “dediler…”vücudu kapanmıyor”…yumuşak döşeklerde yatan musabın vücudu kefen bulamıyordu …

“Ne yapalım ya rasullah” …”avret yerini kapayın.başı ayakları açıkta kalsın” diyordu…

Ve o gün Mus’habın yerinde onun kılıcı elinde bir melek Rasulü Ekremin önünde akşama kadar savaşıyordu…

İhlas sahibi Ebu Nahibin naklediyor…ikindiye doğru güneş gurup ederken Rasulallah Mushabın savaştığını zannediyor ..Musab deyince ben Musab değilim diyor …Musab taa sabahta vefat etmişti..…canı kalmıştı onuda Allah yolunda vermişti..

Sen bize hal diliyle “inanmak lafla olmaz diyordun…baş koymak gerekir diyordun…eğer er meydanına çıkacaksan başını uzatmaktan çekinme yoksa er meydanında işin ne” diyordun…

Tebliğ ve irşada metotlar üstü bir metotla ihlasa işaret ediyordun…”ballar balını buldum kovanım yağma olsun” diyordun…”maldan mülkten candan vazgeçmek kolay iş” diyordun…

Ama biz seni hiç anlayamadık Ya Mus’ab …

Şimdilerde Müslümanların hayatında tebliğe yer yok…var olanında bahanesi çok…senede 70 kişi değil 3 kişi çok …

Zannediyoruz ki yaşasaydın bize “veyl olsun o yolda gittiği halde o yola baş koymayanlara,veyl olsun gittiği yolun değerini bilmeyenlere,veyl olsun ahir zamanda er olmanın fırsatını tepenlere” dicektin…


İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER İÇERİKLER
  • Dursun Ali Erzincanlı - Esmaya Mektup Rabia Dursun Ali Erzincanlı - Esmaya Mektup Rabia Mısır’da emperyalist güçlerin uşağı olan zalim ve darbeci Sisi rejimine karşı yapılan gösteriler esnasında Rabiatul Adeviyye Meydanında keskin nişancı kurşunu ile şehit düşen Esma el-Bilteci’ye tutuklu bulunan babası Muhammed el-Bilteci’nin yazmış olduğu mektubu Dursun Ali Erzincanlı yorumuyla ziyaretçilerimizle buluşturuyoruz. “Es...
  • Bayram Büyükoruç - Asrı Saadet Bayram Büyükoruç - Asrı Saadet Ser Yapım bünyesinde albümlerini sevenleriyle buluşturan Bayram Büyükoruç‘un “Ona Götürün” albümünde yer alan “Asrı Saadet” isimli ilahiyi sitemiz üzerinden beğeninize sunuyoruz. Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed Mustafa Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in dünyayı şereflendirmiş olduğu dönem olan Asrı...
  • Fatih Öztürk - Doymadım Can Ahmed'e Fatih Öztürk - Doymadım Can Ahmed'e Fatih Öztürk‘ün “Resulallah’a Hasretimden” isimli albümde yer alan, Peygamberimiz Hz. Muhammed‘e olan muhabbete vurgu yapan “Doymadım Can Ahmed’e” adlı ilahiyi sizlerle buluşturuyoruz. Mevlana Celaleddin Rumi Peygamber Efendimize atfen şöyle demiştir; “Yeryüzü manen nurlandı, yeşillere büründü...

Yorumlar

Yorum Yap

    Bu şarkıya ilk yorum yapan siz olun

capthca